Çeviri yazılı metinler Batılı yazarlar tarafından Latin, Ermeni Kiril gibi alfabe
sistemlerinde hazırlanmış Türkçe öğrenim kılavuzlarıdır. Türkçenin Avrupa’da
yabancı dil olarak öğretimi açısından ilk ürünler sayılabilecek bu metinler genellikle
konuşma dilini esas alan, uygulamalı bir yaklaşım tarzıyla hazırlanmıştır. Bu
nedenle içerisinde bir yabancının Osmanlı topraklarında bir Türk ile iletişiminde
ihtiyaç duyabileceği kalıp sözleri de ihtiva eder. Bunlar içerisinde Türk toplumun
maddi manevi değer yargılarını yansıtan hayır dua ve beddua kalıpları bulunur.
Bu yazı, 1533 – 1832 aralığında yazılan bazı çeviri yazılı metinlerden derlenen söz
konusu kalıpları kapsamaktadır. Çalışmanın bir bölümünde, derlenen bazı kalıp
sözler anlamsal, bağlamsal, biçimsel, dizimsel durumlarına göre art zamanlı olarak
incelenmiş ve kaynak dilden hedef dile aktarılışları yönüyle değerlendirilmiştir.
Çalışmanın son bölümünde ise söz konusu çeviri yazılı metinlerden derlenen hayır
dua ve beddua kalıpları günümüzdeki biçimleriyle karşılaştırılarak kronolojik bir
sıra içerisinde verilmiştir.
ÇEVİRİ YAZILI METİNLER TANIKLIĞINDA, OSMANLI TÜRKÇESİNDE KALIP SÖZLER: HAYIR DUALAR, BEDDUALAR
IN THE TESTIMONY OF TRANSKRIPTIONSTEXTE, CLICHE WORDS IN OTTOMAN TURKISH: BLESSINGS, CURSES
Türkçenin Avrupa’da yabancı dil olarak öğretimi açısından ilk ürünler sayılabilecek bu metinler genellikle konuşma dilini esas alan, uygulamalı bir yaklaşım tarzıyla hazırlanmıştır.
Etiketler »
Abstract
Transkriptionstexte is Turkish learning guides prepared by Western authors in alphabet systems such as Latin and Armenian Cyrillic. These texts, which can be considered the first products in terms of teaching Turkish as a foreign language in Europe, have been composed with an applied approach based on spoken language. For this reason, it also contains phrases that a foreigner may need in communicating with a Turk in Ottoman lands. Among these, there are blessing and curse cliches that reflect the material and moral value judgments of Turkish society. This article focuses on the mentioned cliches collected from some transkriptionstexte written between 1533 and 1832. In a part of the study, some compiled cliches were analyzed diachronically according to their semantic, contextual, stylistic and syntactic situations and evaluated in terms of their transfer from the source language to the target one. In the last part of the study, the blessing and curse cliches compiled from the transkriptionstexte are compared with their current forms and given in chronological order.
Keywords »