Avrupalılar, I. Haçlı Seferini, Kutsal Toprakları geri almak ve Türklerin hakimiyeti altına giren Doğu'daki Hristiyan kardeşlerini kurtarmak parolasıyla başlatmışlardır.
Sefer, Türk-İslâm dünyasında hakimiyet mücadelelerinin sürüp gittiği bir dönemde başlamıştır. Ancak Haçlı ordusunda da benzer bir durum söz konusudur. Yüz binlerle ifade edilen Haçlı ordusunda hemen herkesin itaat edebileceği bir lider bulunmamakta, sefere komuta eden dük ve kontlar ise kendilerine menfaat temin etmek gayreti içindedir.
Bu makalede, 1096 yılında başlayan I. Haçlı seferi sırasında ve 1144'de Urfa'nın fethine kadar geçen süreçte, Haçlı dük ve kontları arasında zamanla düşmanlığa varan çatışmalar ve sonuçlarına temas edilmektedir.