Hüseyin Cavid Rasizade (1882-1941), 20. yüzyıl Azerbaycan edebiyatının
önemli simalarından biridir. Cavid, lirik şiirleri ve felsefî içerikli manzum piyesleriyle
Azerbaycan edebiyatına yeni bir nefes getirmiş, kendinden sonra gelen kuşağı derinden
etkileyerek onlara müstesna bir edebiyat zevki aşılamıştır. Cavid’i Azerbaycan
edebiyatında ayrıcalıklı kılan, bir dönem (1906-1909) içindeki bulunduğu ve
havasını yakından teneffüs ettiği İstanbul muhitinin sade lisan, edebî zevk ve millî
mefkûresini içtenlikle benimseyip bunları memleketi Kafkasya’ya taşımış olmasıdır.
Sovyet rejimi, İstanbul’u çağrıştıran “efendi” lakaplı Cavid’i ve onun fikriyatını bir
türlü hazmedememiş, onu gözden düşürüp itibarsızlaştırmaya çalışmış, başaramayınca
da vazgeçilmez olduğuna kanaat getirip kendi safına çekmenin yollarını aramıştır.
Bu arayış, Cavid’in ölümünden sonra dahi devam etmiştir. Bu çalışmada şair Hüseyin
Cavid’in Türkiye ile olan ilişkisi ele alınmıştır. Çalışmanın birinci bölümünde
Cavid’in hayat hikâyesine farklı yaklaşımlar sunan hatıra ve biyografi kitapları
mukayeseli olarak incelenmiş, Sovyet döneminde yapılan tahrifler düzeltilmeye
çalışılmış, yine Sovyet döneminde sakıncalı görülerek göz ardı edilen hususlar dikkat
merkezine taşınmıştır. Cavid, öğrenim amacıyla 1906’da İstanbul’a gelmiş, Darülfünûn’un
edebiyat şubesinde bir müddet tahsil almıştır. İstanbul’da bulunduğu
yıllarda Nahçıvan’daki hocası ve hâmisi Kurbanali Şerifzade’ye mektuplar yazıp
göndermiştir. Makalenin ikinci bölümünde de bu mektuplarda ifade edilen düşüncelerin
özellikle dönemin Osmanlı hayatına müteallik kısımlarına yer verilmiştir. İncelemenin
üçüncü bölümünün konusunu ise 1906-1923 yılları arasında Cavid’in
Osmanlı matbuatında neşredilen toplam sekiz şiiri ve genel olarak Cavid hakkında
Osmanlı matbuatında yer alan bilgi ve değerlendirmeler teşkil etmiştir. Daha önceki
araştırmalarda, Cavid’in Osmanlı matbuatında sadece üç şiiri tespit edilebilmiştir.
Yaptığımız kapsamlı taramayla beş şiir daha bulunmuş, bulunan şiirlerin İstanbul
matbuatına geliş serüveni üzerinde durulmuştur.
HÜSEYİN CAVİD’İN İSTANBUL MEKTUPLARI VE OSMANLI MATBUATINDA “CAVİD” İMZASI
HUSEYIN CAVID'S LETTERS OF ISTANBUL AND ‘CAVID’ SIGNATURE IN OTTOMAN PRESS
Hüseyin Cavid Rasizade (1882-1941), 20. yüzyıl Azerbaycan edebiyatının önemli simalarından biridir. Cavid, lirik şiirleri ve felsefî içerikli manzum piyesleriyle Azerbaycan edebiyatına yeni bir nefes getirmiş, kendinden sonra gelen kuşağı derinden etkileyerek onlara müstesna bir edebiyat zevki aşılamıştır.
Etiketler »
Abstract
Huseyin Cavid is one of important personalities of 20th century Azerbaijaniliterature. Cavid breathed a new life into Azerbaijani literature with his lyricalpoetry and dramas with philosophical content, deeply influencing the nextgenerations after himself, inspired them with an outstanding literary enthusiasm.What makes Cavid an outstanding literary figure of Azerbaijani literature is thathe had deeply adopted simple language, literary enthusiasm and nationalisticideas of Istanbul’s literary environment, within which he was present in betweenthe periods of 1906-1909 and transferred these to his homeland Caucasus.Soviet regime initially had not accepted “effendi”(master) nicknamed Cavid,which reminded of Istanbul and his mentality, had tried to disqualify him in theeyes of his people but not being successful in this and being convinced ofinvincibility of his legacy had tried to seek different ways to bring him in linewith its own ideology. This trial had continued even after Cavid’s death. In thiswork, relationship of poet Huseyin Cavid with Turkey has been studied.In the first part of this work, memoirs and biographical books presentingdifferent approaches to Cavid’s life story, have been investigated in a comparativeway, distortions made in Soviet period have been tried to be corrected and again,content being omitted in Soviet period have been brought to attention. In order toget an education, Cavid had arrived to Istanbul in 1906, had studied in thefaculty of literature of Istanbul University. In those years, in Istanbul, he hadwritten letters to his teacher and mentor Kurbanali Sherifzadeh who was inNakhichevan.In the second part of this article, attention has been given to the parts of thoughtsexpressed in these letters, regarding the life in Ottoman period.The content of the third part of this work is composed by eight poems of Cavid,printed in Ottoman press in between the years 1906-1923 and in general, byinformation and critics given about Cavid in Ottoman press. Previous studieshave established only three poems of Cavid in Ottoman press. By our broadefforts five more poems have been found and these found poems’ adventure intoIstanbul press have been brought to attention.
Keywords »
İlgili Haberler