İnsanoğlu, tarihin başlangıcından bu yana her devirde borçlanma ya da borç alıp verme hususunda çeşitli sorunlarla uğraşmak zorunda kalmış ve hep bir mücadele içinde olmuştur. Çoğu zaman üstesinden gelinemeyen bir sorun olarak güncelliğini koruyan borç alıp verme ya da borçlanma durumu dünya var oldukça da devam edecektir.
Yaşadığı toplumun bir ferdi olarak hayattan kendini uzak tutmayan klasik Türk edebiyatı şairleri, borç konusuna karşı kayıtsız kalmamışlar; çoğu zaman kişiye dert, keder, üzüntü, maddi ve manevi sıkıntı veren borçları ve borçla ilgili yaşananları, eserlerine yansıtmışlar; bazen gerçek bazen mecazî anlamlarıyla borçlanmak, borcu taksitle ödemek, borcunu ipotek etmek, borcunu rehine bırakmak, borca karşılık takas etmek, borca karşılık senet vermek veya almak, borcun faizi, borçluya ödeme emri göndermek, borçluya verilen hapis cezası gibi borçla ilgili kavram ve terimleri şiirlerinde kullanmışlardır.
Bazı şairler, borç alıp vermenin olumsuzluklara sebebiyet vermesinden dolayı insanları uyarmış; devrin insanına, bozulan dünya düzenine, toplumun aksayan yönlerine dikkat çekmek istemişlerdir. Bazı şairler de borçla ilgili kavram ve terimleri şiirlerinde kullanırken divan şiirinin geleneğinden, anlam dünyasından yararlanmış; bazen canını sevgiliye feda eden âşık ile borçlu; sevgili ile alacaklı arasında bazen de alacaklı olan âşık ile borcunu umursamayan sevgili arasında ilgi kurmuşlardır.
Bu çalışmada, klasik Türk şiiri ile sosyal hayat arasındaki ilişkiyi ortaya koymak amacıyla, borçla ilgili terim ve kavramlarla ilgili bilgiler verilmiş ve klasik Türk şiirindeki yansıması olan şiir örnekleri üzerinde durulmuştur.