Türk Kültürü İncelemeleri Dergisi > TKİ Dergisi |

Halep’te XVIII. Yüzyıla Ait Bir Vakıf Örneği: VEZİR OSMAN PAŞA KÜLLİYESİ
AN XVIIITH CENTURY FOUNDATION IN ALEPPO: THE COMPLEX OF VIZIER OSMAN PASHA


Külliye ve bağlı binalar bugün de Halep’in tarihi dokusuna katkı sağladığı halde vakıf genellikle iyi yönetilmiş olmasına rağmen zamana karşı direnememiştir. Günümüzde şehir merkezinde kalan akarâtının büyük kısmı farklı amaçlarla kullanılır hale gelmiş, özellikle medresesi ile anılan külliyede cami dışındaki diğer kurumlar kaderine terk edilmiştir.

Osmanlı döneminin önemli üretim ve ticaret merkezleri arasında yer alan Halep, diğer büyük şehirlerde olduğu gibi vakıflarla bezenmiştir. Bu çalışmanın konusunu oluşturan Osman Paşa Külliyesi de Halep’teki vakıf eserlerden biridir. Rızaiye Camii adıyla anılan bir mabedin yanında medrese, mektep, kütüphane, sebil ve imaretten oluşan külliye Bâbü’n-Nasr Mahallesi’nde Vezir Osman Paşa tarafından inşa ettirilmiştir. Söz konusu kuruluşların vereceği hizmetlerin deva- mını sağlamak için de pek çok gayrimenkul vakfedilmiştir. Osman Paşa Vakfı’nın işleyişi ile ilgili esasların yer aldığı 1730 tarihli vakfiyede vakıf kuru- luşları tarafından yerine getirilecek görevler, bu görevler için atanacak görevliler, vakfa tahsis edilen gelir kaynakları ile gelirin nasıl kullanılacağı ayrıntılı olarak belirtilmiş böylece vakfın belirlenen esaslar çerçevesinde yönetilmesi hedeflenmiştir. Osmanlı şehirciliğinin klasik örneklerinden biri olan Halep’te kendisi de Halep Beylerbeyi olarak görev yapan Osman Paşa, vakfiyede bağışladığını bildirdiği gayrimenkullerin dışında vakfiyeye yapılan ilavelerle pek çok mülkünü vakfetmeyi sürdürmüştür. 1739 yılının ortalarına kadar devam eden on beş adet ilaveyle vakfın gelirlerini artırmaya çalışmış, bu şekilde ihtiyaçların kolaylıkla karşılanarak sosyal ve kültürel hizmetlerin kesintisiz sürmesini amaçlamıştır. Paşadan sonra vakfın yönetimi kız kardeşi Raziye Hanım’ın soyundan devam etmiş, bu ailenin üyelerinden bazıları da vakfa ilavelerde bulunmayı sürdürmüştür. Külliye ve bağlı binalar bugün de Halep’in tarihi dokusuna katkı sağladığı halde vakıf genellikle iyi yönetilmiş olmasına rağmen zamana karşı direnememiştir. Günümüzde şehir merkezinde kalan akarâtının büyük kısmı farklı amaçlarla kullanılır hale gelmiş, özellikle medresesi ile anılan külliyede cami dışındaki diğer kurumlar kaderine terk edilmiştir.


Etiketler »  

Abstract
Aleppo, one of the prominent centers of production and trade in the Ottoman Empire, has always been full of waqfs, a rule that also applied to other Ottoman cities. The complex of Osman Pasha, the very topic of this study, is one of the monuments of this nature in Aleppo. The complex, which consisted of a madrasah located next to the Rızaiye mosque, a school, a library, a public fountain and an imaret, was built by Vizier Osman Pasha in Babü’n-Nasr district. In order to guarantee the delivery of the services uninterruptedly, various immovable properties have been set aside. The charter of the foundation dated 1730 involved the principles of functioning of the institution, the functions to be carried out by the branches of the foundation, the personnel to be employed there, the sources of income assigned for the foundation and the areas of expenditure were all described in detail, which aimed to bring the administration was in strict compliance with the above principles. Osman Pasha, once the Beylerbeyi in Aleppo, a city of classical examples of the Ottoman urbanism, apart from his property mentioned in the charter of the foundation, continued to devote huge amounts of his personal property to the foundation. He tried to increase the foundation’s income by adding fifteen other units until the middle of the year 1739, which aimed the implementation of the social and cultural services uninterruptedly. After the death of the Pasha, management of the foundation was held by the descendants of his sister Raziye Hanım, whose relatives have also contributed to the services of the waqf by making certain other additions to the waqf. Although the foundation can be said to have been well managed and the complex, together with its buildings, has contributed to the historical texture of Aleppo, it came to be out of use in the course of time. Today, the majority of the immovable properties located in the city center serve different purposes and all the buildings of the complex famous for its madrasah, except for the mosque itself, are left useless.

Keywords »